aba-yayın-kurumsal-sosyal-aktivizm-icin-yeni-bir-donem

Kurumsal Sosyal Aktivizm İçin Yeni Bir Dönem

Kurumsal sosyal aktivizm kavramı sonradan duyduğum bir kavramdı. 2015 yılının sonbaharında The Wall Street Journal tarafından düzenlenen bir teknoloji konferansına davet edilmiştim. Zirvenin tanıtımında teknoloji ile ilgili dikkat çekici sloganlar yer alıyordu. Ben de konuşmacı olarak o konferansta bulunacaktım. Orada bulunduğum sırada editörlerden ya da habercilerden biri benimle bir röportaj yapacaktı.

Sahnede benimle kimin röportaj yapacağını Halkla İlişkiler Yöneticime sorduğumda bu kişinin Monica Langley olduğunu söyledi. Bunu ilk başta kabul etmedim, daha deneyimli biri ile konuşmak istediğimi söyledim. Ancak Halkla İlişkiler Yöneticim Monica’nın dersine iyi çalıştığını ve bir sorun çıkarmayacağını belirtti. Bakalım konferansta neler olacaktı?

Kurumsal Sosyal Aktivizm Kavramı

Yeni bir kavram olarak duyduğum kurumsal sosyal aktivizm kavramını aslında Monica’ya borçluyum. Konferans başlamadan önce Monica ile iki yabancı gibi bir konferans geçirmemek adına kısa bir sohbet yapmak istedim. Kendisi ile konferans öncesinde biraz konuştuk. Her şey bu noktaya kadar gayet güzel gidiyordu. Ancak Monica bana LGBT+ ile ilgili sorular soracağından bahsettiğinde bir anda moralim bozuldu. Çünkü orada teknoloji konferansı için gelmiştik. 200 kadar katılımcı; bulut, CRM, teknoloji konularıyla ilgili bir konuşma dinlemeyi umuyordu. Tutup da LGBT+ konusunda bir yorum yapmak bana doğru gelmemişti. Üstelik teknoloji konferansında bu durum beni siyasi bir profil gibi gösterebilirdi.

Sonrasında Neler Yaşandı?

Monica benden ‘Aktivist CEO’ olarak bahsedeceğini söyledi. Bu kavramı aslında hiç sevmemiştim. Yani bu ifadenin olumlu olduğuna dair çevremde de herhangi bir fikir uyanacağını düşünemiyordum. Ancak ertesi sene bu ifadeye ısınmaya başlamıştım. Zamanla CEO kavramının aslında olduğundan daha farklı bir görevi olabileceğini fark ettim. Klasik CEO’lar şirket ile ilgili karar vericilere olumlu raporlar sunmaya kendilerini adamaktaydılar. Bu tür CEO’lar için şirketle ilgili başka hiçbir şeyin önemi yoktu. Ancak aslında olması gereken başka bir CEO tipi bulunuyordu. Bu tip CEO dünyayı daha güzel bir hale getirmek için mücadele etmeyi ihmal etmeyen bir yönetici modeliydi.

Kurumsal sosyal aktivizm kavramını gittikçe sevmeye başladım. Marc Benioff ve Monica Langley tarafından kaleme alınan Öncüler: Değişimin En Büyük Platformu Olarak İş Dünyası kitabına Google Books’tan ulaşabilirsiniz. İlgi çekici diğer kitaplara ulaşmak için aba Yayın resmi internet sitesini takip edebilirsiniz.