Yetişkinlerin zorlukları yaşama bağlı olarak görülen yaşam zorluklarını içermektedir. Günümüzde çok sayıda psikolog ve nöroloğa göre ön lobların gelişimini etkileyen yalnızca genetik faktörler değildir. Yapılan gözlemlere göre yetişkinlerin gençlerle birlikte bazı ülkelerde fazla zaman geçirmeleri gençlerin olgunlaşmalarına katkı sağlamaktadır. Bu gençler, yetişkinlerle takıldıkları için Kuzey Amerika’daki gençlerde görülen ergen tavırları sergilememektedir.

Bu durum şunu göstermektedir ki yaşanılan ya da vakit geçirilen çevre, beyin gelişimine katkı sunabilmektedir. Bu katkı sonucunda da ergenlerin büyüme dönemlerinde yaşadıkları stres ve anti-sosyal davranışlar ortadan kalkabilir. Ortaya atılan bir başka iddia da gençlerin sorumluluk almalarının, onların beyin ön loblarını geliştirdiği yönündedir. Bunun için ergenlerin yetişkin kararları almalarına ön ayak olunması faydalı sonuçlar sağlamaktadır.

Yetişkinlerin Zorlukları Her Bireyi Aynı Oranda mı Etkiler?

Yetişkinlerin zorlukları her bireyin gelişimini aynı oranda etkilememektedir. Çevresel faktörler ve genetik etkenlerin insan beyni gelişimine olan katkısı her bireyin kendisine özgü olarak gerçekleşmektedir. Her ne olursa olsun ergenlerin, yaşamdaki zorluklarla ve matematik problemleri ile başa çıkamayacak kadar olgun olmadıklarını düşünmek doğru değildir. Ergenler yaşamsal zorluklarla olduğu kadar matematiksel sorunlarla da başa çıkmada başarılı olabilirler.

Yani ergenlerin bu durumları aşabilecek biyolojik gelişimden uzak olduklarını düşünmek yerinde bir yaklaşım olmayacaktır. Gelişmekte olan ergenin beynindeki ön loblar ciddi anlamda duruma tepki vermektedir. Ergenlik çağlarında kişinin yenilik arayışları çok yoğun bir şekilde gerçekleşmektedir.

Yenilik Arayışı Başka Ne Faydalar Sunar?

Gençlerdeki yenilik arayışının beyne olan katkısı oldukça yüksektir. Bir genç, yeni bir video oyunu bulduğu zaman onu sürekli olarak oynamaktadır. Ta ki bu oyunda ustalaşana kadar oyunu oynar ve sonra da oyundan bıkar. Mevcut oyundan bıktıktan sonra yeni bir oyun arayışına girer. Bu durum bu şekilde sürekli yeni bir olayın ve girişimin yaşanmasına neden olmaktadır. Bu durum beyinde bir gelişimin yaşanmasına yol açmaktadır.

Beyinde yer alan farklı loblar iki tarafın farklı özellikler sergilediğini göstermektedir. Birey yeni bir durumla karşılaştığında, devreye ilk olarak beynin sağ lobu girmektedir. Matematik öğrenimi baz alındığında, öğrencinin ilk kez ikinci dereceden denklemlerle karşılaşması durumu, yeni bir durumla karşılaşmasına örnek olarak verilebilir. Benzer durumlarla sıkça karşılaşıldığında ise beyin artık öğrenme durumunu gerçekleştirmektedir. Yetişkinlerin zorlukları aslında bireyin gelişmesine yardımcı olan bir süreçtir.

David A.Sousa tarafından yazılan ve Aba Yayın tarafından sunulan ‘Beyin Matematiği Nasıl Öğrenir?’ kitabına ulaşmak için Google Play Store’u ziyaret edebilirsiniz. Pek çok konu hakkında bilgilendirici videolara erişmek için Doç. Dr. Gamze Sart’ın YouTube kanalına abone olabilirsiniz.