aba-yayın-temel-sanat-egitimi-neden-onemli-

Temel Sanat Eğitimi Neden Önemli?

Bilim dünyasında beyin hakkında daha fazla bilgi elde edildikçe, sanat için gerekli olan insan faaliyetlerinin de beyin için ne denli önemli olduğu gün yüzüne çıkmaktadır. Sanatın insanın yaratılış faaliyetleri içerisinde yer alması, beynin bu faaliyetler için gereken ipuçlarını toplamaya odaklandığı da gözlenmektedir. Temel sanat eğitimi bünyesinde müzik, dans, drama, görsel sanatlar gibi alanlar bulunmaktadır. Müzik için beynin işitsel korteksi devreye girmektedir. Yapılan araştırmalar beynin bu yönünün yalnızca müzik tonlarına yanıt verdiğini kanıtlar özelliktedir.

Dans etmek için ise beynin serebrumun denilen kısmı ve beyinciğin büyük bir bölümü devreye girmektedir. Çünkü yürüyüş ya da koşudan tutunda kolların hareket etmesine kadar her türlü öğrenilmiş hareketler beynin bu bölümünde meydana gelmektedir. Beyin, bu hareketleri başlatmaya ve koordine etmeye adanmış bir şekilde işlevini yerine getirmektedir. Drama içinse; serebrumun bazı özel alanları işlev görmektedir. Bu alanlar konuşma dili edinimine odaklanmakta ve duygusal bileşeni de sağlamak için duygusal kontrol merkezine başvurmaktadır. Görsel sanatlarda ise; iç görsel işleme sistemi devreye sokularak gerçekliği ve hayali hatırlamaya yönlendirilir.

Sayılan tüm bu yetenekler beyin tarafından tesadüfen gerçekleştirilen özellikler değildir. Tüm bunlar, insanların ve çevrelerinin kendi aralarında binlerce yıl gerçekleştirdikleri etkileşimin sonuçları olarak meydana gelmiştir. Temel sanat eğitimi ile yeteneklerin hayatımız boyunca devam ettirilmesi hayatta kalma mücadelesine önemli katkılar sunmaktadır. Özellikle okuma yazma seviyesinin çok düşük olduğu toplumlarda kendini geliştirmiş bir sanat anlayışının olması, o toplumun tarihini, dilini, değerlerini ve adetlerini sonraki nesillere aktarması kolay olacaktır. Bu sayede nesiller arasında aktarım sürdürülebilir şekilde gerçekleşmiş olacaktır.

Temel Sanat Eğitimi ve Toplumlar

Sanat anlayışının gelişim göstermesi okumuş toplumlarda olduğu gibi okumamış toplumlarda da önemli bir yere sahiptir. Toplumların gelenek ve göreneklerini sonraki nesillere aktarmalarında sanatın katkısı oldukça fazladır. Örneğin; okuma yazma oranı çok düşük olan bir toplumda, yiyecek için neyin avlanacağı, nasıl avlanacağı ya da yırtıcı hayvanlardan nasıl korunulacağı gibi kültüre yönelik hayatta kalma mücadeleleri sonraki nesillere temel bilgiler ile aktarılmaktadır. Toplumdaki bu temel bilgiler dahi sanatın katkısıyla bir şekilde ileriki dönemlere sağlıklı bir şekilde iletilme imkanı bulmaktadır.

Sanat, toplumdaki bir grubun hayatta kalabilmesi için toplumların arkasındaki en büyük güçlerden biri olarak ifade edilmektedir. Örneğin; dağınık yapısı nedeniyle gezegendeki tahmini 6500 dilin 800’e yakını tek bir yerde konuşulmaktadır. Yeni Gine’de sergilenen sanat çeşitliliği bu duruma örnektir. Dünyadan kendilerini izole etmelerine rağmen Yeni Gine’de her kabilenin kendine özgü müziği, dansı ve görsel sanatları bulunmaktadır. Temel sanat eğitimi denilen olgu, faaliyetlerin ortaya konulmasında kabilenin kendi kimliğini oluşturmasında ve bireylerde topluma yönelik aidiyet duygusunun oluşmasında önemli rol oynamaktadır.

Modern Toplumlarda Temel Sanat Eğitimi

Modern toplumlarda sanat genel anlamda estetik bir anlayış içerisinde kendini göstermektedir. Modern kültürlerde sanat, çok nadir bir şekilde hayatta kalma becerisi olarak kendini göstermektedir. Geniş bir zamana sahip olan toplumlarda ki bunlar zengin toplumlar, sanat estetik bir ürünün eseri olarak gösterişli bir yapı biçiminde düşünülmektedir. Çünkü bu toplumlarda insanlar, sanatı profesyonel bir şekilde icra etmek için yüksek bedeller ödemeyi göze almaktadır. Bu durum, bu toplumlarda sanata çok değer verildiği hissi oluşturuyor. Bu kültürel destek durumu kendini genelde, liselerde koro, drama dersleri ve dans topluluğu şeklinde göstermektedir.

Son zamanlarda devlet okulları da özel okullar gibi bu dersleri bünyesine katmaktadır. Genç beyinlerin sanatsal yeteneklerini geliştirmeleri için gereken becerilerini ortaya çıkarmada temel sanat eğitimi derslerini verilmesi son derece önemlidir.  Ancak tüm bunların yanında okul bütçelerinde kısıtlama yapılması durumunda ilk elenecek programlar arasında sanat ve müzik dersleri gelmektedir. Son yıllarda öğrencilerin okuma ve matematik başarısını artırmada sanat öğretiminin değeri git gide artmaktadır. Özellikle ilkokullarda riskli sınavlara hazırlanan öğrencilerden daha fazla verim elde etmek için sanat dersi öğretimine teşvik arttırılmıştır.

İnsan beyni hem dili hem de müziği iletişim biçimi olarak işlemek adına ayrıntılı bir sinir ağına sahiptir. Hem müzik hem de okuma beynin biyolojik yapısı için oldukça önemlidir. Beyindeki bu değiş tokuşun genç beynin gelişmesinde ne denli etkili olduğu bazı araştırmalarla ispatlanmıştır. İster müzik ve okuma ayrı dersler olarak öğretilsin isterse ikisi birlikte öğretilsin, sanatın beyni geliştirdiği inkar edilemez bir durumdur. Sanatı öğrenmek için argümanların oluşturulması ve sonrasında sanatın öğrenmeye dahil edilmesi başarılı öğrencilerin yetişmesini de beraberinde getirmektedir.

Temel sanat eğitimi hakkında ilgi çekici bilgiler için David A.Sousa ve Tom Pilecki tarafından yazılan Stem’den Steam’e kitabına Google Books üzerinde ulaşabilirsiniz. Ayrıca ilgi çekici diğer kitaplar için de aba Yayın resmi internet sitesine göz atabilirsiniz.